top of page

Sonsuz Türkan'lar



Bir kadın düşünün ki yazarken kelimeler anlatırken de nefesler yetmesin.

Öyle bir kadın düşünün ki içimize dışımıza sığamayıp yürekleri fethetsin, kalpler de unutulmayacak umutlar, heyecanlar bırakarak sımsıcak dokunuşlara imza atsın.

İster anne diyin siz bu kadına ister eş, dost, profesör, doktor. Ya da sadece güzel yürekli kadın diyiverin siz ona.

Kimin zorlu hayat hikayesi yok ki diyip geçmeyin, onunkine de ses verin. Bazen güldüren bazen şaşırtan çoğu zaman da gurur duyarken ağlamaktan kendinizi tutamayacağınız bir realiteyle yüzleşin.

Tıpkı sizin gibi sıradan ama bir birey olarak özel bir insanın içerisindeki cevheri keşfedin.

Yaptığınız her işte idealistliği onun yaptıkları ile karşılaştırıp bir de idealistlik kavramını ondan dinleyin.

Yaşamına misafir olurken iniş çıkışlı hayatını inceleyin. Verdiği mücadeleleri gözlemleyip gücün ve de cesaretin tohumlarına şahit olun.

Her şeyden önce asla pes etmemeyi bir de onun ağzından dinleyin. Geri dönüp gitmek kolayken “kal”diyebilmeyi ve de kalmayı, etrafınızdakiler size sırt çevirirken kendiniz olabilmeyi tecrübe edin.

Biyografisini okurken her kelimeyi kutsal sayıp hayatınıza dokunacakmışcasına okuyun, hissedin, anlayın, sorgulayın. Tıpkı onun zerafeti gibi siz de o sayfaları narince ve hissederek geçin

Konuk olduğunuz macerada aşkı arayın, sevgiyi ve tutkuyu tartın. Bu sevginin meslek aşkına dönüşüp daha sonra da evrensel bir sevgi haline geldiğini keşfedin.

Dinin, dilin, renk ve ırkın bir bütün olarak sayıp seven bir kadının ağzından ona nasıl da kumpaslar ve iftiralar atıldığını kendi gözlerinizle görün. Siz kendi dininizi keşfedememişken her dini sevip sayan az çok da bilen bir kadını eleştirebilmenin o tarif edilemez utancını iliklerinize kadar yaşayın.

Kendiniz dışında bir başkasının hayatına dokunabilmeyi, onu keşfedip ona karşılıksız yardım eli uzatabilmenin o tarifsiz lezzetini tadın. Karşılıksız sevip saydığınız insanın salt gözlerindeki umut ışıltısını görüp çıkarlarınızı bir anlık kenara bırakın.


İnsanlar size yapma derken siz aksine yapmayı, size durdurmayı çalışırlarken durmamayı, hevesinizi kırmayı düşünürlerken dimdik karşılarında durabilmeyi ve de inançlarınız uğruna iyi bir savunucu, savaşçı ve de dürüst, dobra çizgide olabilmeyi öğrenin.


Tıpkı hiçbir sözün, kelimenin onu geri getiremeyeceği en fedakar anne, en idealist doktor, en bilgili profesör, en hassas ve duyarlı kadın gibi siz de Türkan Saylan gibi hatrı sayılır, bu dünyaya iz bırakacak en güzel yürekli armağanlarınızı arkanızda bırakın.

Bırakın ki her gün sizin için dua eden hastalarınız, her dakika size şükreden okuma hakkına kavuşabilmiş kız çocuklarınız, her saniye size minnet duyan sizin gibi koca yürekli devler olsun bırakacağınız miraslarınızda.


İşte o zaman ne arkanızdan dönen dolaplara oyunlara aldırır ne de sizin hakkınızda atılan tutulan iftiralara aldırış edersiniz. Siz sadece kulaklarınızı Türkan gibi “sonsuz huzur”lara açar, sonsuz Türkan’lar dilersiniz.

4 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2 Post
bottom of page